Siyasi Tüketici Davranışı ve Boykotlar: Türkiye’de Markaların Stratejileri ve Dünya Örnekleri
- Nagihan Uludağ
- 30 Nis
- 3 dakikada okunur

🎯 Alışveriş mi, Tavır mı?
Günümüz tüketicisi artık yalnızca ihtiyaçlarını karşılayan değil, aynı zamanda politik tercihlerine göre kararlar veren bir birey. Bu dönüşüm, özellikle Türkiye’de artan kutuplaşma ile birlikte daha da belirginleşti. Alışveriş sepetine giren ürün, bazen bir siyasi görüşün, bazen bir ideolojik tavrın sembolü haline geldi. İşte bu olguya “siyasi tüketici davranışı” deniyor.
Peki bu davranış biçimi yalnızca Türkiye’ye özgü mü? Hayır. Dünya genelinde de benzer örnekler hızla yayılıyor. Üstelik bu davranışlar markaların stratejilerini yeniden şekillendirmek zorunda bırakıyor.
🇹🇷 Türkiye’de Siyasi Tüketici Davranışı
1. İdeolojik Marka Algısı
Tüketiciler artık ürün seçimlerini sadece kalite ya da fiyatla değil, markanın siyasi ve sosyal duruşuyla da ilişkilendiriyor.
“Yerli ve milli” markalar muhafazakâr tüketicilerce tercih edilirken,
Çevreye duyarlı ya da toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı firmalar daha çok seküler ya da genç kuşak tarafından destekleniyor.
2. Boykot ve Destek Hareketleri
Sosyal medya sayesinde boykot çağrıları bir anda ülke çapında yayılabiliyor:
#yerliürün Bu etiketler, sadece ekonomik değil ideolojik mesajlar taşıyan eylemler haline geldi.
🧪 Türkiye’de Gerçek Boykotlar Başarıya Ulaştı mı?
✅ Dikkat Çeken Örnekler:
LC Waikiki (2021): LGBTİ+ sembollü ürün iddiaları sonrası muhafazakâr çevrelerden boykot çağrıları geldi. Şirket, ürünlerin sadece yurt dışı satışta olduğunu açıklayarak süreci yönetti.
FLO Ayakkabı (2022): İsrail bağlantısı iddiasıyla hedef alındı, şirket yerli olduğunu vurgulayan açıklama yaptı.
Şok Market (2023): İktidara yakın medya kuruluşlarına reklam verdiği gerekçesiyle tepki çekti. Kampanya kısa süreli oldu.
❌ Etkisiz veya Sönümlenen Kampanyalar:
Coca-Cola, Pepsi, Nestlé: Sürekli boykot edilse de yüksek satış rakamları devam ediyor.
Ülker: Yıllar içinde birçok kez hedef alınsa da tüketici davranışında ciddi bir değişim olmadı.
🏢 Markaların Tepkileri Nasıl Oldu?
1. Sessiz Kalma Stratejisi
Birçok büyük marka, politik çağrılara doğrudan yanıt vermek yerine görmezden gelme ya da sessiz geçiş taktiği izliyor. Bu strateji:
Hedef kitlenin bölünmesini önler.
Krizin medya gündeminden düşmesiyle etkisini yitirmesini sağlar.
2. Hızlı Açıklamayla Hasar Kontrolü
Bazı markalar ise hızlıca açıklama yaparak durumu netleştirmeye çalışıyor:
“Bu ürün Türkiye'de satılmamaktadır.”
“İlgili söylem markamızın görüşlerini yansıtmamaktadır.”
“Tamamen yerli ve bağımsız bir markayız.”
3. Pozisyon Alma (Nadir)
Türkiye’de markaların açıkça politik tavır alması çok nadirdir. Çünkü toplumdaki derin kutuplaşma, her açıklamanın bir tarafı küçük düşürme veya kaybetme riski taşımasına neden olur.
📊 Neden Boykotlar Sınırlı Başarı Elde Ediyor?
Marka bağlılığı güçlü: Tüketiciler alışkanlıklarını kolay kolay terk etmiyor.
Ekonomik gerçekler baskın: Uygun fiyat, kolay ulaşılabilirlik ve promosyonlar, ideolojik nedenlerin önüne geçiyor.
Sosyal medya etkisi kısa ömürlü: Tepkiler genellikle birkaç gün sonra sönümleniyor.
Alternatif ürün kıtlığı: Yerli veya “tarafsız” alternatiflerin eksikliği, boykotun sürdürülebilirliğini zayıflatıyor.
🌍 Dünyada Siyasi Tüketici Davranışının Öne Çıkan Örnekleri
🇺🇸 ABD – Cancel Culture ve Buycott
Goya Foods, CEO’sunun Trump’a desteği sonrası boykot edildi. Buna karşılık Cumhuriyetçi çevreler destek için ürün satın alarak “buycott” başlattı.
Nike, Colin Kaepernick’i reklam yüzü yapınca bazı kişiler ayakkabılarını yaktı, diğer kesimse markayı alkışladı.
🇬🇧 İngiltere – Brexit ve Yerli Ürün Vurgusu
“Buy British” kampanyalarıyla Brexit yanlıları, İngiliz menşeli ürünlere yöneldi.
🇫🇷 Fransa – Müslüman Ülkelerden Boykot
Charlie Hebdo olayları sonrası Danone, Carrefour gibi markalara İslam ülkelerinde yoğun boykot uygulandı.
🇨🇳 Çin – Batılı Markalara Devlet Destekli Tepki
H&M ve Nike, Uygur politikaları hakkındaki açıklamaları nedeniyle Çin’de hedef oldu, mağazaları boş kaldı.
🔍 Türkiye ve Dünya Arasında Ortak Noktalar
Özellik | Türkiye | Dünya |
Siyasi Etki | Kutuplaşma, yerli-milli söylem | Irkçılık, dış politika, insan hakları |
Tüketici Tepki Şekli | Boykot, sosyal medya kampanyaları | Cancel culture, buycott |
Marka Tepkisi | Sessizlik veya açıklama | Açık pozisyon alma riski/ödülü |
Sosyal Medya Rolü | X, TikTok, Instagram | Reddit, X, kampüs aktivizmi |
🧠 Sonuç: Boykotlar Etkili Ama Kalıcı Değil
Siyasi tüketici davranışı, hem Türkiye’de hem de dünyada giderek artıyor. Ancak Türkiye özelinde yapılan boykotların büyük bölümü:
Geçici tepkilere dönüşüyor,
Somut ekonomik etki yaratamıyor,
Markaları net tavır almaya mecbur bırakmıyor.
Yani evet, Türkiye'de boykotlar ses getiriyor ama genellikle kalıcı davranış değişikliği yaratmıyor. Markalar ise giderek daha stratejik: Sessiz kalıyorlar, açıklama yapıyorlar ama asla kesin bir taraf belirtmiyorlar.
Comments