İran ABD İsrail Gerilimi Tırmanıyor: Nasırzade’den Sert Savaş Uyarısı

📅 05 Mayıs 2025✍️ Medya101 Haber Merkezi

İsrail Saldırısı.

Orta Doğu’da Sular Isınıyor

2025 baharında Orta Doğu'daki diplomatik dengeler bir kez daha sarsılıyor. İran, ABD ve İsrail arasında son günlerde yaşanan gerilim, bölgesel güvenlik açısından alarm zillerini çaldırdı. İran Savunma Bakanı Aziz Nasırzade’nin 5 Mayıs 2025 gecesi devlet televizyonuna yaptığı açıklama, “İran ABD İsrail gerilimi” başlığı altında yeni bir krizi tetikledi. “Savaş dayatılırsa güçlü karşılık veririz” diyen Nasırzade, İran'ın yalnızca savunmada değil, saldırıda da kararlı olacağını açıkça ilan etti.

İran Savaş Tehdidi: “Üslerinizi Nerede Olursa Olsun Vururuz”

Savunma Bakanı Nasırzade’nin açıklamalarında öne çıkan unsur, İran’ın yalnızca misilleme değil, proaktif saldırı stratejisi uygulayacağıydı. ABD ya da İsrail’in saldırısı durumunda, bölgedeki Amerikan üslerinin hedef alınacağı vurgulandı:

“İran, hiçbir savaşı başlatan taraf olmamıştır. Ancak bize saldırı olursa, onların çıkarlarını, üslerini ve güçlerini nerede olursa olsun hedef alacağız.”

Bu söylem, özellikle Körfez bölgesinde konuşlu Amerikan askerî varlığı için ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. Katar, Bahreyn ve Kuveyt gibi ülkelerdeki üsler, potansiyel hedefler arasında gösteriliyor.

Pete Hegseth İran’a Ne Mesaj Verdi?

İran'ın bu açıklamaları, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’in 1 Mayıs’ta sosyal medya üzerinden yaptığı çıkışın ardından geldi. Hegseth, İran’ı Yemen’deki Husilere silah ve taktik destek vermekle suçlamış, oldukça sert ifadelerle tehdit etmişti:

“Husilere ölümcül desteğinizi görüyoruz. ABD ordusunun neler yapabileceğini çok iyi biliyorsunuz. Uyarıldınız. Bedelini, bizim seçeceğimiz zaman ve yerde ödeyeceksiniz.”

Bu açıklamadan yalnızca iki gün sonra, Roma’da yapılması planlanan ABD-İran görüşmeleri “lojistik nedenlerle” ertelendi. Ancak diplomasi kulislerinde asıl nedenin Hegseth’in tehditleri olduğu ifade ediliyor.

📌 Detaylı analiz için: Pete Hegseth İran mesajı ne anlama geliyor?

İran İsrail Açıklaması: “Siyonist Rejimle Hesaplaşırız”

İran’ın bir diğer hedefi ise İsrail. İran destekli Yemenli Husilerin, İsrail’in başkenti Tel Aviv’deki Ben Gurion Havalimanı'na saldırı düzenlemesinin ardından, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu misilleme yapılacağını açıklamıştı.

Bunun üzerine Nasırzade, "İran bu saldırının arkasında değil. Husiler bağımsız hareket eder. Ancak İran’a bir saldırı olursa, Siyonist rejimin çıkarları da hedef olacaktır" diyerek dolaylı bir tehditte bulundu.

📌 Detaylı analiz: İran İsrail açıklaması ve Orta Doğu dengeleri

Aziz Nasırzade Kimdir? İran’ın Yeni Sert Sesi

General Aziz Nasırzade, İran Devrim Muhafızları kökenli bir askeri figür. 2023 yılında Savunma Bakanlığı görevine getirilen Nasırzade, özellikle füze teknolojileri ve İHA sistemleri konusunda uzmanlığıyla biliniyor. Onun döneminde İran’ın savunma sanayiindeki yerli üretim kapasitesi ciddi şekilde artırıldı.

“İran, barıştan yanadır. Ancak gücünü kullanmaktan çekinmeyecektir” ifadesi, Nasırzade’nin en çok tekrarladığı sözlerden biri.

📌 Biyografi yazısı için: Aziz Nasırzade kimdir?

Nükleer Anlaşma İptali ve Diplomatik Kopuş

Trump döneminde askıya alınan 2015 tarihli İran Nükleer Anlaşması, Biden ve ardından gelen yönetimlerin yeniden canlandırmak istediği bir diplomatik girişimdi. Ancak son gelişmeler bu sürecin tamamen çöktüğünü gösteriyor. İran, nükleer zenginleştirme kapasitesini artırmaya devam ederken ABD tarafı, askeri seçeneğin tekrar masaya geldiğini açıkça beyan etti.

Trump, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada şöyle dedi:

“İran, nükleer anlaşmayı kabul etmezse askeri müdahale seçeneğimiz masada kalmaya devam edecek. İsrail bu süreçte yalnız değil.”

📌 Geniş analiz: Nükleer anlaşma neden iptal edildi?

Orta Doğu'da Yeni Savaş Riski: Hürmüz Boğazı Tehlikede mi?

Gerilim yalnızca siyasi değil; ekonomik ve enerji güvenliği açısından da ciddi bir risk doğuruyor. Hürmüz Boğazı, dünya petrol arzının yaklaşık %20’sinin geçtiği bir stratejik nokta. İran’ın bu boğazı kapatabileceğine dair tehditleri, piyasaları hareketlendirdi.

5 Mayıs sabahı itibarıyla Brent petrol fiyatı 93 doları geçti. Eğer çatışma başlarsa, fiyatların 120 dolara çıkabileceği öngörülüyor. Bu durum, özellikle Avrupa ve Asya ülkelerinde enflasyon baskısını artırabilir.

📌 İlgili analiz: Orta Doğu'da yeni savaş riski ve enerji fiyatları

Diplomatik Denge: Avrupa’nın Rolü

Avrupa ülkeleri, İran ABD İsrail gerilimi karşısında doğrudan bir taraf olmak istemese de endişelerini kapalı kapılar ardında dile getiriyor. Almanya, Fransa ve İtalya’nın başını çektiği AB ülkeleri, nükleer müzakerelerin devam etmesi gerektiğini savunuyor.

Ancak İsrail’in ABD üzerinden İran’a saldırması durumunda Avrupa’nın denge kurmakta zorlanacağı ifade ediliyor.

İran’ın Askerî Kapasitesi: Gerçekten Tehdit mi?

İran’ın doğrudan ABD ile baş edebilecek konvansiyonel bir gücü bulunmasa da asimetrik savaş yeteneği dikkat çekiyor. Balistik füzeler, insansız hava araçları ve vekil güçlerle yürütülen hibrit savaş teknikleri, İran’ı caydırıcı bir aktör haline getiriyor.

İran’ın elindeki Şahab-3, Kheibar ve Dezful gibi füzelerin menzili 2.000 km’yi aşarken, son yıllarda geliştirdiği kamikaze drone'lar Suriye, Irak ve Lübnan’daki vekil güçler aracılığıyla İsrail hedeflerine ulaşabiliyor.

Bölgesel Etki: Komşular Ne Diyor?

Nasırzade’nin açıklamasında dikkat çeken bir diğer başlık, komşu ülkelere yönelik mesaj oldu:

“Komşu ülkelerle aramızda düşmanlık yok. Ancak İran’a bir saldırı olursa, bölgedeki Amerikan üsleri hedefimiz olur.”

Bu mesaj, Körfez ülkelerine dolaylı bir uyarı niteliğinde. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar gibi ülkeler, ABD üslerinin varlığı nedeniyle İran'ın radarında.

Yeni Bir Savaş mı Geliyor?

Tüm bu gelişmeler ışığında, İran ABD İsrail gerilimi tırmanmaya devam ediyor. Diplomatik yolların tıkanması, tarafların karşılıklı tehditleri ve vekil güçler aracılığıyla yapılan saldırılar, yeni bir savaşın ayak sesleri olarak görülüyor.

Ancak bölgedeki geçmiş krizler göz önüne alındığında, tarafların tam kapsamlı bir savaştan ziyade sınırlı çatışmalarla mesaj vermeye devam etmesi olası. Özellikle petrol fiyatlarının artışı, göç krizleri ve bölgesel istikrar, tüm taraflar açısından caydırıcı faktörler.