Kartla Yaşamın Bedeli: Kredi Kartı Borç ve Takipteki Kredi Krizi
- Medya101
- 2 gün önce
- 2 dakikada okunur
🔍 Giriş: Plastik Parayla Yaşamın Gölgesi
Türkiye’de son beş yılda tüketim alışkanlıkları ve bireysel borçlanma davranışları radikal şekilde değişti. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verileri, bu değişimin maliyetini gözler önüne seriyor: Kredi kartı borçlarının takip oranı yüzde 1056 arttı. Bu veri, yalnızca finansal değil, sosyoekonomik bir çöküş sinyali olabilir.
💳 Kredi Kartı Kullanımı Zirvede: Harcarken Borçlanıyoruz
2020 yılında bireysel krediler arasında konut ve ihtiyaç kredileri öne çıkarken, 2025’in ilk çeyreğinde tablo tamamen değişti.
Konut kredilerinin payı %34’ten %13’e düştü.
Kredi kartlarının payı ise %20’den %48’e yükseldi.
Bu, her iki bireysel krediden birinin artık kredi kartı üzerinden alındığını gösteriyor. Tüketici, yükselen yaşam maliyetlerini kredi kartlarıyla karşılamaya çalışıyor. Ancak bu model, kısa vadede nakit akışını sağlarken uzun vadede borç bataklığına sürüklüyor.
📉 Takipteki Kredilerde Rekor: %1056 Artış
🔺 Kredi kartı borçlarının takip oranı son beş yılda %1056 arttı.
Bu dramatik artış, ödeme güçlüğü çeken birey sayısındaki patlamayı ve sistemin kırılgan yapısını ortaya koyuyor. Kredi kartıyla sürdürülen “sahte refah” artık iflas noktasında.
📊 İhtiyaç Kredileri: Sessiz Tehlike
Kredi kartlarından sonra en hızlı büyüyen borç türü ihtiyaç kredileri oldu.
Takipteki ihtiyaç kredisi tutarı: %498 arttı
Kullanım oranı: %45’ten %37’ye düştü
Bu düşüş, krediye ulaşmanın zorlaştığını gösterirken, mevcut kredileri ödemekte zorlananların sayısının arttığını da kanıtlıyor. Borç sarmalı daha da derinleşiyor.
⚠️ Düşük Gelirliler İçin Çıkış Yok
Kredi kartı borçlarının dramatik artışı, en çok düşük ve sabit gelirli kesimleri etkiliyor.Uzmanlara göre:
“Kartla yaşamak, artık sadece geçici bir çözüm değil; kalıcı bir borç döngüsüne dönüştü.”
Gelir artışı yaşamayan ancak enflasyon karşısında harcama baskısı artan bireyler, kredi kartını bir maaş ikamesi gibi kullanıyor. Bu da ödeme güçlüğüyle birlikte, sosyal çöküşe ve finansal kırılganlığa zemin hazırlıyor.
🏦 Bankacılık Sistemi İçin Alarm Zilleri
Takipteki alacakların yükselmesi yalnızca bireyleri değil, bankacılık sistemini de tehdit ediyor.
Artan tahsil edilemeyen borçlar, bankaların risk yönetimini zorlaştırıyor.
Bu da kredi verme iştahını azaltarak ekonomik durgunluğu derinleştiriyor.
Zincirleme etki: Tüketici → Banka → Ekonomi genelinde güven erozyonu
📉 Tüketimle Büyüyen Ekonomi, Borçla Daralıyor
Türkiye’de büyümenin temel dinamiklerinden biri olan tüketim, artık krediye dayanıyor. Ancak bu tüketim modelinin sürdürülebilir olmadığı net:
Reel gelir artışı yok
Enflasyon yüksek
Faiz oranları tırmanıyor
Borç ödeme gücü düşüyor
Sonuç: Borçla büyüyen ekonomi, sonunda kendi yükü altında eziliyor.
🔚 Sonuç: Görünmeyen Krizin Ayak Sesleri
Yüzde 1056’lık artış, sadece bir istatistik değil; toplumsal borçlanma krizinin alarm çanıdır. Türkiye’de kredi kartları üzerinden sürdürülen hayat, artık bireyleri değil, sistemi zorluyor. Her harcama bir sonraki ayın krizini tetiklerken, bu gidişatın hem bireyler hem de makro ekonomi için ciddi sonuçlar doğurması kaçınılmaz.
Comments